İnsanlar şunu ıskalıyor: Haysiyet kurumsal da bir meseledir
TEPEDEN TIRNAĞA BİR "HAYSİYETSİZLEŞME" SALGINI YAŞANIYOR
via alismetamorphosis.blogspot
MAHKEME BAŞKANI: N'OLACAK Kİ, OLUR BÖYLE ŞEYLER
"Kayıt dışı hayli yüksek gelir, farklı bankalarda hesaplar, çok yüksek harcamalar, maddi gelirde ani artış".
Bunlar basit bir nafaka artırımı ve manevi tazminat talebiyle açtığım, davalı karşı davacı eski eşimin avukatı Serpil Alçın imzasıyla Anadolu 19. Aile mahkemesi dosyasına giren ağır iftiralar.
Mahkeme Başkanı, iki yıl sekiz duruşma boyunca her defasında bu ağır itham ve iftiralara ilişkin soruşturmanın devamına hükmetti. Benim Emniyete bildirdiğim kayıtlı asgari geçim kalemlerim ortadaydı. Yine de iftiraların gerçek olmasını arzu eden bir iradenin ısrarıyla ve türlü bahanelerle soruşturma uzadı.
İftiralar boşa çıktı tabii olarak. Mahkeme başkanına; "Bu ağır iftiralar için bir işlem yapmayacak mısınız?" diye sordum her zamanki naifliğimle ve yüzüme karşı "Yoo, olur böyle şeyler" mealinde bir yanıt aldım.
Mahkeme başkanı bir noktada çok haklıydı. Bu ülkede olur böyle şeyler. Hatta mahkemeler nitelikli iftira ve itibarsızlaştırma çetelerine ev sahipliği bile yapar. ÇAMUR AT İZİ KALSIN, n'olacak ki?!
Türkiye'de sistem böyle, maalesef!
Bknz - "Medeni Yargılama Hukukunun Re'sen Araştırma İlkesi ve Hukukta İspat Yükü yok sayılıyor"