Katliamlar Coğrafyası: Kürdistan

Çocukluk Anılarımda Şırnak Katliamı Yola çıktım. Saldırı sonrası evlerden dökülen molozlarla doluydu her yer. Elektrik ve telefon direkleri ve bunların telleri bütün sokakları sardığı için zar zor yürüyebiliyordum. 18 Ağustos 1992. Dokuz yaşındaydım o zaman. Dört gün, dört gece ateş altında kalmıştı Şırnak. Sığınağı olmayan evlerde, insanlar evleri hedef alan havan topu saldırılarından korunmak için evlerinin zeminini balyozla kırıp alt katlara inmeye çalışıyorlardı. Bizim de evin damının bir kısmını koparıp almıştı havan topu. Şansımız var ki evimizde bir arada olmak için toplaştığımız yere gelmemişti. Sesten o kadar korkmuştuk ki, altımıza kaçırmıştık. Hedef olmak istemediğimizden dolayı hiç ışık kullanamıyorduk. Annem yataktaki idrarı kan sanmıştı. Annemin korkudan takırdayan dişlerinin hala sesini hatırlarım. Neyse ki babam el feneri ile durumumuzu görüp, annemi rahatlatmıştı. O günden sonra bizim dâhil Şırnak merkezde hemen her evin altına bir sığınak yapılmıştır. O günlerde...