Kimliksiz, parçalanmış, haysiyeti bölge ülkeler tarafından ayaklar altına alınmış bir Halk: Kürtler

- Kendi kaderini tayin hakkı verilmeyen Kürtlerle Filistinliler arasında nasıl bir benzerlik ya da farklılık var? - Kendi topraklarında yaşayan bir halkın kendi kaderini tayin hakkı, 1945 sonrası uluslararası düzenin zorunlu bir ilkesidir. Ne yazık ki, bu ilke esasen Avrupa güçlerine tabi olan halklar için uygulanmıştır. Filistinliler teoride bu haktan yararlanıyorlar, çünkü hakları Milletler Cemiyeti Mandası'nda (1922) ve Filistin'i bölen 1947 tarihli BM Genel Kurulu Kararı 181'de resmen tanındı. Kürtler için benzer bir çözüm yok. Filistinlilerin kendi kaderini tayin hakkına ulaşamamasının nedeni; İsrail, bilerek o noktada gerilimi arttırdı. Ancak buna nokta koyması için baskı yapabilecek güçte olan Batılı güçler, bunu yapmayı reddediyor. İsrail'in içinde, ‘İşgal Altındaki Topraklarda’ veya zorunlu sürgündeki Filistinlilerin kimlikleri hakkında herhangi bir şüphe olduğunu sanmıyorum. Müslüman ya da Hristiyan olup olmadıklarına bakılmaksızın, nerede olurlarsa olsunla...