Kayıtlar

Ağustos 17, 2021 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Dost Afganistan halkının bir an evvel barışa ve huzura kavuşmasını diliyoruz

Resim
Yirmi yıldır Afganlara refahı ve huzuru getiremeyen kukla hükümetlerle ilişkisini kesen Amerika'nın ardından sahneye  hangi güçlerin çıkacağı henüz netlik kazanmış değil.  Hal bu olunca devletler de konumlarını belirlemekte aceleci davranmıyorlar.  Türkiye Hükümeti için aynı şeyi söyleyemiyoruz  Dinsel ve mezhepsel bağlar üzerinden Taliban Hükümetine uluslararası camiada legallik kazandırmak için bir adım öne çıkan ülkelerin başında Türkiye geliyor. Türkiye sosyolojisi müstakbel Taliban yönetimine Cumhurbaşkanı Erdoğan kadar sempati kuran bir yapıya mı sahiptir? ABD askerlerinin Afganistan'dan çekilmesi üzerine Taliban bölgedeki etkinliğini artırıp, Türkiye'ye yönelik bir göç dalgasına sebep olurken, MetroPOLL Araştırma son günlerin tartışma konusu Taliban hakkında çarpıcı bir kamuoyu araştırması yaptı. “Türkiye ile Taliban'ın İslam Anlayışı” başlıklı araştırmada, vatandaşlara “Afganistan'daki Taliban'ın İslam anlayışı ile sizin İslam anlayışınız arası...

Şok Doktrini: Toplum belleğinin iğdiş edilerek kapitalizme uyumlu biçimde yeniden düzenlenmesi

Resim
Şok Doktrini: Felaket Kapitalizminin Yükselişi, İngilizce orijinal adı The Shock Doctrine: The Rise of Disaster Capitalism olan Kanadalı yazar ve sosyal aktivist Naomi Klein'ın 2007 tarihli kitabıdır. 2010 yılında Türkçe olarak yayınlanmıştır. "Şok Doktrini ilhamını CIA’in işkence tekniklerinden alır. CIA 1950’lerden itibaren insanların üzerinde yaptığı bazı deneylerde, beyne elektrik şoku verildiğinde ortaya çıkan büyük acının, insan beyninin yeniden şekillendirilmesini sağlayacak şekilde direncini kırdığını keşfeder. Bu keşfin yararlarını anlatan CIA uzmanları işkenceyle boşaltılan zihinleri, üstüne yeniden yazılabilecek ‘boş bir levha’ya benzetir. Sonrası malum. İş artık 'boş levhalar’ın istenildiği gibi doldurulmasına kalmıştır! Neo-liberalizmin ‘arsız’ teorisyenlerinden Milton Friedman’ın Chicago Okulu, bu şokların toplumları etkileyecek boyutlarda olması halinde, bir toplumun bütün belleğini, alışkanlıklarını yeni bir ekonomik düzen kurabilecek şekilde etkileyebilece...

Timbuktu - radical islam

Resim
via alismetamorphosis@blogspot  -  "Dinin en radikal okumalarında fıtratında iyiye ve kötüye dair her şeyin nüvesini taşıyan insanın olabileceği en kötü hali tasavvur edilir. Toplumsal sözleşmeler bunun üzerine kurulur. Mevcut insanlık tarihi erkek egemenliğine dayandığı için siyasallaşan dinci toplumlar erkeğin dürtülerini, isteklerini, eğilimlerini baz alır. Radikal İslam siyasal gücü ele geçirdiğinde ilk ezilenler kadınlardır. Çünkü eşeğin aklındaki karpuz kabuğu misali aşırı dincilerin aklında her daim onlara şehveti çağrıştıran objeler vardır. Sanatı, sporu düşman görmenin, kadını toplumsal yaşamdan tamamen soyutlamanın ardındaki sakat zihniyet yine aynı ilkel dürtülere dayanmaktadır. Haksızlıkların, hukuksuzluğun, kadın ve çocuk istismarlarının, savaşların, kavgaların, açlığın ve yoksulluğun en çok yaşandığı coğrafya da maalesef evrensel değerlere sırtını dönen İslam coğrafyasıdır. Bu ikiyüzlülüğün en somut göstergesi milyonlarca Müslümanın petrol zengini selefi Müs...