Pazarlanabilirliğin hâkimiyetindeki bir içerik havuzu, edebiyatı ne kadar kapsayabilir?

Yeni dergiciliğin kültürel ve edebî hegemonyası Türkiye’de dergiciliğin niteliği değişmeye başladı... Edebiyat dergilerinin birçoğunun kapandığı ya da hayatta kalmak için çaba sarf ettiği bir dönemde dergiciliğin kabuğunu değiştirmesi, yeni dergilerin türemesi ilk bakışta çok heyecan verici görünse de gelinen nokta epey bir sorun arz ediyor Bu dergilerin bazı ortak noktaları var ve tam da bu ortaklık onları yeni bir “akım” diye nitelememize olanak tanıyor. Sayısı giderek artan bu dergilerin en büyük ortak noktası, neredeyse her şeylerinin ortak olması. Kapak tasarımlarından kâğıt kalitesine, çizimlerinden yazarlarına, yazılardaki siyasî ya da edebî göndermelerin nüanslarına kadar varan bir ortaklık söz konusu. Ama piyasa bundan pek de rahatsız görünmüyor. İnsanın olduğu her yerde bu dergileri bulabilmek mümkün. Üstelik yoğun bir ilgiden de söz edebiliriz. Bu yoğun ilginin en temel sebebini Cem Erciyes, “ Gezi sonrası güzel yazı dergileri ” diyerek açıklamıştı. Gerçekten de tüketi...