Kişileri zan altında bırakan sahtekarlıklar sektöre dönüştü

Her tür dijital hilenin üzerimizde denendiği bir süreçten geçiyoruz 

Tanrıcılığa Soyunan hasta ruhlu insanların film yapımcısı mantığıyla kurdukları düzeneklerde çok ağır hak ihlalleri var. Arz/taleple çalışan siber kumanda masaları deepfake içeriklere zemin teşkil eden video ve görüntülerle tezgahlarını kuruyorlar. Bununla da yetinmiyorlar. Yıllara uzanan konut dokunulmazlığı ihlallerinde ve her tür içerik üretiminde çetelerin yönlendirdiği hayat kadınlarını veya tuzağa düşürdükleri çocuk yaştaki gençleri kullanıyorlar.

MAHKEMELERİ ARKADAN DOLANARAK DAVALARIN SEYRİNİ DEĞİŞTİRİYORLAR

Siber çeteler ve yerellerdeki işbirlikçileri kurumlarda hatırı sayılır bir güce ulaştıklarından davaları ve emniyet soruşturmalarını kolaylıkla manipule ediyorlar. 2017'de aleyhimde başlatılan kumpas davalarının ve soruşturmaların seyrinden bunu açıkça görmek mümkün.

İtibarsızlaştırma saldırısını otomasyona bağlıyorlar

Sayısız insandan elde ettikleri bağlantısal veriyi kötü amaçlı yapay zeka programlarına yükleyerek tezgah ve kumpaslarını kuruyorlar. Telefonları hack'liyorlar, dijital takibe alıyorlar, ortam dinliyorlar, güvenlik ve mobese kayıtlarına sızıyorlar. Elde ettikleri verilerle sürekli olarak yeni kurgu ve hikayeler üretiyorlar. Eşgal benzerlikleri ya da deepfake'lerle dikkatleri çeldiriyorlar. İsim+soyisim benzerliklerini kullandıları nitelikli sahtekarlıklar var.

Derinliği ve çapı her geçen gün büyüyen bu organize çetelerin sızmadığı yer yok

Yayın ve paylaşımlar yaptıkları telefon sinyallerini hedefteki kişinin ikamet ettiği yere, bulunduğu mekanlara denk getiriyorlar. Akran ve siber zorbalıklarıyla tuzağa düşürdükleri çocukları "Cezasızlık Zırhı" olarak organize suçlarda kullanıyorlar. Paramiliter yapılanmalara eklemlendiklerinden kendilerine Emniyet/İstihbaratta ve Yargıda mevcut yasalardan ve ortak ahlaki değerlerden azade bir hareket alanı  sağlıyorlar.

Benim şahsi olarak tanınmamı gerektirecek bir durumum olmamasına rağmen kamusal alanda birbirine benzer birçok olayla karşılaştım. 2014'ten bu yana maruz kaldığım uygunsuz geri bildirimleri ve ardı ardına gelişen izaha muhtaç olayları kayıt altına aldığımda, yıllar içerisinde şüpheye yer bırakmayacak bir manipulasyon düzeneğiyle karşı karşıya olduğumu anladım. (Bu noktada ODTÜ Sosyoloji mezunu olduğumu, pedagoji ve uluslararası İlişkiler alanlarında akademik eğitim aldığımı, Microsoft software/hardware, bilgisayar işletmenliği, psikoloji, iletişim, politika, hukuk gibi farklı alanlarda sertifikalarımın olduğunu belirtmeliyim).

Konut dokunulmazlığımızı ihlal eden adi çetelerle karşı karşıya getiriliyoruz

Saldırıların sonu yok. Her tür dijital manipulasyonu yapabilen kumanda masalarıyla çalışıyorlar. Bana yönelik saldırı düzeneklerinde "Bu kadın tek yaşıyor, geleni gideni de yok, hakkında ne desek inanırlar" mantığıyla gemi azıya aldılar. Güvenlik kamerasıyla veya kapı kilidini değiştirerek baş edilebilecek bir suç yapılanması değil bu. Yargıda, Emniyette, güvenlik şirketlerinde uzantıları var. Bakanlık birimlerine ve Eğitim kurumlarına kadar uzanan networklerle çalışıyorlar. Dolayısıyla başvurulacak kurumsal bir irade bırakmadılar.