Kayıtlar

Şubat, 2024 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

Mahkemelere ve Emniyet soruşturmalarına yön veren paramiliter siber çeteler

Günümüzün korkutan teknolojisi 'Deep Fake'  Videoda izlediğiniz görüntüler gerçek değil. Sadece alttaki kişi konuşuyor ve hareket ediyor. Yukarıdaki görüntü ise taklit ediyor. Üstelik tüm bunlar Freeman’ın bir fotoğrafı üzerinden yapılıyor. alismetamorphosis@blogspot Şuçluyu bulmak ve yargılamak yerine mağduru mercek altına almak, liyakatsizliğin en bariz işaretlerindendir. Kamunun gücünü şahısların menfaatleri doğrultusunda heba etmek devlet ahlakına yakışmaz: Bknz  https://alismetamorphosis.blogspot.com/.../tarafl-ve... Davalının iftiralarını ispat için İNTERPOL soruşturmasına kadar teyakkuza geçen ve iftiraların boşa çıkması neticesinde hiçbir işlem yapmayan,  çocuğu ve anneyi adi çetelerden korumaktan aciz Aile mahkemeleri... HAL BU OLUNCA devlete çöken çeteleşmeler kendilerine "nitelikli iftira pazarı" kuruyorlar. "Çamur atmak" ve cemaat/hemşerilik çıkar ağlarıyla yalancı şahitler ayarlamak, dijital manipulasyonlarla ikna kabiliyeti güçlü bilgi ve belg...

Biz Ülkemizde, Evimizdeyiz: Yabancı Değiliz

Resim
"Ana dili toplumların, kimliklerinin ve kültürlerinin en önemli aktarıcısıdır. Bir dilin yok oluşu o dili konuşan halkın yok oluşu dolayısıyla toplumsal hafızanın silinmesidir. Toplumsal hafızanın korunması ise evrensel bir ihtiyaçtır" 21 Şubat Dünya Ana Dili Günü kapsamında Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) ve İnsan Hakları Derneği (İHD) açıklamalarda bulundu. Çocukların kimliklerinin ve kişiliklerinin bir parçası olarak ana dilinde eğitimin öneminin bilimsel verilerle kanıtlandığını vurgulandığı açıklamada SES, "Kişinin kendi ana dili dışındaki dillerde eğitim almak durumunda kalması pedagojik açıdan kalıcı sorunlara yol açtığı gibi buna bağlı olarak eşitsizlikleri de derinleştirmektedir" ifadedelerine yer verildi. Açıklamada talepler şu şekilde sıralandı: * Ülkenin çok kimlikli, çok kültürlü ve çok dilli yapısına uygun olarak eğitim sistemi yeniden düzenlenmeli ve ana dilinde eğitim olanakları anaokulundan üniversiteye kadar tüm yurttaşlar için ...

Kürt dilini, kültürünü geliştirmek ve yaşatmak devletin de bir görevidir

Resim
Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütünün (UNESCO) 1999 yılında aldığı kararla 21 Şubat günü “Uluslararası Anadili Günü” olarak kabul edildi Kürtçe konuşma yasağı 25 Ocak 1991 yılında kaldırıldı   Binlerce yıllık ana yurdumuzda Kürt etnik kimliğini yasa dışı örgütlerle, terörle, terörizmle bağdaştıran anaakım siyasi geleneğin terk edilmesi gerekiyor. Devlete bu konuda büyük ödevler düşüyor. En başta anadili, kültürü, entelektüel birikimi yaşatan ve geliştiren sivil toplum örgütlerini kriminalize etmekten vazgeçip bu alandaki çabaların devlet koruması altına alınması ve bir adım öteye geçilerek teşvik edilmesine ihtiyaç var. Öyle ki bu ülke vatandaşlarının kurduğu legal bir derneğe, oluşuma, siyasi bir harekete yöneltilen faşist saldırılar devlete karşı yapılmış kabul edilmeli. Olması gereken budur. Çoğulcu demokrasiyi kendi varlığına tehdit gören derin/paralel unsurların kabul edemediği şeydir Kürtler ve Kürtlük. Devletin özündeki manası, farklılıkların hukuki bir çatı ...

Eski Ukrayna Cumhurbaşkanı Yanukoviç’in sarayı 2014'e kadar iktidar ve gücü temsil ediyordu

Resim
HAFIZA (2014)  - Ülkesinden kaçan eski cumhurbaşkanının sarayı 'yolsuzluk müzesi' olarak geziliyor.  Yanukoviç’in sarayı, 2014 başlarına kadar iktidar ve gücü temsil ediyor, birçok gizemi barındırıyordu. Mejigorye yerleşkesi içerisinde; Yanukoviç’in rezidans olarak kullandığı kulüp evi Honka, cumhurbaşkanlığı idari binaları, çalışma odasından helikopter ve araç parklarına çıkan yer altı geçitleri, misafir konutları, resepsiyon salonu, SPA merkezi, havuz, açılan 12 kuyunun suyuyla doldurulan göl, tarihi Roma anıtlarının kopyaları, şarap mahzenleri, kuş parkı, at çiftliği, 70 araçlık kapalı klasik otomobil garajı, 42 araçlık lüks otomobil ve cip parkı, 12 araçlık kapalı eskort garajı, benzin istasyonu, çeşitli sergi salonları, sera, botanik bahçesi, içerisinde ABD ve Avustralya’dan getirilen nadir kanguru ve tavus kuşu gibi hayvanların bulunduğu hayvanat bahçesi, golf sahası, kızıl ağaçtan yapılmış içerisi altın ve kristallerle süslü gemi restoran, kadın ve erkek olmak üzere ik...

Siyasette uçlar sivrildikçe liyakat çok tehlikeli bir vasıf olmaya başlıyor

Resim
Bugün kitlelerin önüne attığınız ve linç ettirdiğiniz insanların doğruluğu yarın öbür gün sizin de muhtaç olabileceğiniz etik bir doğruluktur. Paramiliterizmin en kolay hedef tahtasına koyduğu isimler niçin daha ziyade işini ayrımcılık yapmadan, doğruları eğip bükmeden, mesleğinin hakkını vererek ortaya koyanlar arasından seçiliyor? Devletin en üst temsilcileri günlük siyasetleri gereği kürsülerden liyakate karşı savaş açarlarsa, en büyük zararı kendi toplumuna verirler. Bilimsel verilerle elde edilen doğruları korkmadan konuşabilen, şahsi menfaatlerini hiçbir zaman öne çıkarmadan işini, mesleğini layıkıyla yerine getiren insanlara toplumun çok ama çok ihtiyacı vardır.  İnsanları "yanlışlarıyla" değerlendirmek kolaydır, gücünüz yetiyorsa doğrularıyla değerlendirin: " TTB Başkanı Fincancı 1996'da Bosna'daki katliamları kanıtlayan tıpçılar arasındaydı " Şebnem Korur Fincancı adli tıp uzmanlığını kişilere veya ideolojilere göre eğip bükmeden layıkıyla yaptığı i...

Paralel Devlet Yapılanmaları

Resim
Paralel yapılanma birileri için bitmiş olabilir, bizim için bitmedi...  alismetamorphosis.blogspot Paravan tezgahlarda Emniyet'e sızdırdıkları elemanlarla itibarsızlaştırmanın kurumsal ayağına çalışıyorlar: Bkzn " Devlet Kurumlarını Parmağında Oynatan Deepfake Çetesi "   2017'deki dava süreçleriyle ilgili tebligat, imza, ifade verme gibi işlemler için, o güne kadar yolunu dahi bilmediğim mahalle karakoluna, Emniyete, Asayişe, Çocuk Şubeye, Adliyeye gidip gelmeye başladım. 2019'da oğlum Cem'in telefon ve internet güvenliği için talep ettiğim savcılık soruşturmasından bir netice çıkmayınca savcılığa giderek soruşturmanın akıbetini öğrenmek istedim.  Aziz Nesin'lik hikayelere konu olacak süreçlere maruz kaldım.  Savcı Seyit Ahmet Doğru ve Samed adındaki kalem memurunun hazırlayıp elden verdikleri dilekçeyle Maltepe Emniyet Müdürlüğü'ne yönlendirildim. Maltepe Emniyet Müdürlüğünde  "Bu soruşturma askıda bekletilmiş"  diyen memur tarafından yine a...

Kemal Kılıçdaroğlu'nun kaleminden: "Saldırı Altındaki Orta Sınıf"

Resim
  Saldırı altındaki orta sınıf Orta sınıfı tarif etmeden önce  “insan onuruna yakışır bir hayatı ” tanımlamanın, bir ülkede orta sınıfın önemini anlamamız açısından daha önemli olacağını düşünüyorum. Peki, nedir insan onuruna yakışır hayat? Anayasa Mahkemesi kararlarından da yararlanarak şöyle tanımlayabiliriz.  Kişilerin huzur, refah ve mutluluk içinde yaşamalarının güvence altına alınması, kişi hak ve özgürlükleriyle kamu yararı arasında adil bir dengenin kurulması,  çalışanların ve güçsüzlerin korunarak milli gelirin adalete uygun biçimde dağıtılması, kişilerin sosyal güvenlik haklarının güvence altına alınması  gibi temel politikalar insan onuruna yakışır bir hayatı oluşturmanın bazı temel ölçütleridir. (Anayasa Mahkemesinin 18.05.2016 tarihli Kararı. Esas: 2016/154, Karar: 2016/106) KİMDİR ORTA SINIF? Peki, gelelim diğer soruya... Kimdir bu orta sınıf? Şu örneklerle anlatabiliriz. Çocuğunun iyi bir eğitim almasını isteyen ana, babadır. Bu ülkede mesleğini ö...

Afet değil, rant hırsı...

Resim
  via alismetamorphosis.blogspot İnsan canının, insan kanının sudan ucuz olduğu Ortadoğu çukuruna çekilmek istemiyorsak, yönetim biçimi 'siyasi ve cezai sorumsuzluk' olan bir anlayışı, 'faili olmayan suçlar' ülkesi olmayı terk etmek zorundayız.  Evlerin kum yığınına dönmesi doğal afet değildir. Bunun hukuki/cezai bir yaptırımı olmalıdır. Deprem durumunda idarenin sorumluluğu: "Bir olayın mücbir sebep olarak değerlendirilebilmesi için “öngörülemez”, “önlenemez” nitelikte olması gerekmektedir. İdare ortaya çıkan sonucu hiçbir şekilde öngöremez ve önleyemez durumda olmalıdır. Aksi durumda mücbir sebep söz konusu olmayacaktır. Her ne kadar depremin net olarak ne zaman ve nasıl cereyan edeceği bilinemez ve öngörülemez olsa da Türkiye’nin aktif fay kuşağında olduğu, birçok depreme şahitlik yaptığı ve bu depremlerin de ciddi yıkımlara neden olduğu şüphesiz ki bilinmektedir. Ayrıca günümüzdeki teknolojik gelişmeler, fay haritaları ve jeolojik araştırmalar bizlere belli açı...