İleri teknolojiyi tekellerine alarak itibarsızlaştırmanın piyasasını kurmuşlar
via alismetamorphosis.blogspot
Profesyonel telefon ve internet sahtekarlıklarıyla kişisel bilgileri kullanarak deepfake görüntülü ya da sesli iletişime geçen, içerik üreten, paylaşımlar yapan troll yapılanmalarıyla kişisel olarak baş etmek imkansız. O yüzden lütfen trollenmeyin. Zira bu mesele şaka kaldırmayacak kadar ciddi yerlere gidiyor.
Birbirinden çok farklı sosyal ve siyasi çevrelerde karşıma çıkan, hiç alışkın olmadığım ve birbirinin neredeyse aynı hal ve tavırları belli bir süreden sonra kayıt altına almaya başladım. Kişi, yer/mekan, olay, tarih ve bağlantılar, yıllar içerisinde kurumsal arka planı olan bir networkün şemasını ortaya çıkardı.
ODTÜ mezunu bir sosyolog olarak sadece evladım veya haklı davam için değil, tuzağa düşürülerek kumanda edilen, siber zorbalıklara maruz kalan bütün çocuklar için çaba sarf ediyorum. Karşılığında ise kurumsallaşmış sığ bir zihniyetin bitmek bilmeyen negatif algı manipulasyonlarıyla, maddi manevi yılgınlık yaratmaya programlı dava bombardımanlarıyla, itibarsızlaştırma düzenekleriyle karşılaşıyorum.
Mevcut sistem, yandaş networkler üzerinden "ARSIZ İNSANI" üretiyor.
Saldırıları düzenleyenler, benim gibi doğru bildiğini söylemekten geri durmayan Alevi Kürt bir kadına sosyal ve fiziki çevreden zarar verecek düşman bulmakta hiç zorlanmadılar. Etnik ve inanç kimliğimin yanı sıra sosyalist bir muhalif olmam, para-militer yapılanmalara çalışanların işini kolaylaştırıyor.
Emniyet ve Yargı birimlerindeki cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarına çalışanlar nitelikli iftira düzenekleriyle, yalancı şahitliklerle, çocuk istismarcısı para-militer siber çetelerle yargıyı kumanda edebilecek güçte olduklarını defalarca ispatladılar. Oğlumu on iki yaşından bu yana aleyhimdeki ağır ithamlara maruz bırakmaktan geri durmayan bir düşmanlık örneği sergilediler. Adaletin arandığı yargı birimleri benim nazarımda bütün bu hak ihlallerine ve istismarlara ev sahipliği yapan bir kurumdur. (CUİ BONO İLKESİ).
ODTÜ mezunu bir sosyolog olarak sadece evladım veya haklı davam için değil, tuzağa düşürülerek kumanda edilen, siber zorbalıklara maruz kalan bütün çocuklar için çaba sarf ediyorum. Karşılığında ise kurumsallaşmış sığ bir zihniyetin bitmek bilmeyen negatif algı manipulasyonlarıyla, maddi manevi yılgınlık yaratmaya programlı dava bombardımanlarıyla, itibarsızlaştırma düzenekleriyle karşılaşıyorum.
Mevcut sistem, yandaş networkler üzerinden "ARSIZ İNSANI" üretiyor.
Saldırıları düzenleyenler, benim gibi doğru bildiğini söylemekten geri durmayan Alevi Kürt bir kadına sosyal ve fiziki çevreden zarar verecek düşman bulmakta hiç zorlanmadılar. Etnik ve inanç kimliğimin yanı sıra sosyalist bir muhalif olmam, para-militer yapılanmalara çalışanların işini kolaylaştırıyor.
Emniyet ve Yargı birimlerindeki cemaat/hemşerilik/siyasi çıkar ağlarına çalışanlar nitelikli iftira düzenekleriyle, yalancı şahitliklerle, çocuk istismarcısı para-militer siber çetelerle yargıyı kumanda edebilecek güçte olduklarını defalarca ispatladılar. Oğlumu on iki yaşından bu yana aleyhimdeki ağır ithamlara maruz bırakmaktan geri durmayan bir düşmanlık örneği sergilediler. Adaletin arandığı yargı birimleri benim nazarımda bütün bu hak ihlallerine ve istismarlara ev sahipliği yapan bir kurumdur. (CUİ BONO İLKESİ).
