Cemaat/hemşerilik ilişkileri üzerinden adam kayıran, hak ihlallerinin üzerini örtme çabasına giren kurumlar

"Akranlar arasında ne tür işlerin/zorbalıkların döndüğünü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı birimler, Emniyet Siber Suçlarla ilgili birimler araştırmalıdır. Bu çocuklar artık cezai ehliyet yaşına geldiler. Ben yıllardır şu mecrada gücüm yettiğince hem anne kimliğimle hem sosyolog kimliğimle bir mücadele veriyorum. Ancak devletin yetkili birimleri cemaat/hemşerilik ilişkileri üzerinden adam kayırmaya devam eder ve insanlığa karşı suç teşkil eden organize suçların üzerini örtme çabasını sürdürürse bu durum Anayasal açıdan da uluslararası bağlayıcılığı olan anlaşmalar açısından da suç teşkil eder. Benim evime yasa dışı yollarla girip çıkan, uygunsuz içerikler üreten çocuklar buradalar ancak benim evladım yıllardır evinden uzakta siber ve akran zorbalıklarının gölgesinde yaşıyor!" - 'Cezasızlık Zırhı' için internet tuzakları ve akran etkileşimleriyle kumanda ettikleri gençleri kullanıyorlar: Bkzn

via alismetamorphosis@blogspot

Çocukları dejenere eden (soysuzlaştıran) sosyal ağlar


Liseli whatsapp gruplarında, Discord ağlarında etkinlik gösteren dark web kaynaklı oluşumlar araştırılmalıdır. 

Çocuklarla yakınlık kuran siber çetelerin paralel devlet yapılanmasına ve  'Dark Web'lere uzanan bağlantıları araştırılmalıdır. 

Ergenlik zafiyetleri üzerinden "ödül / suça ortak etme / tehdit / şantaj" döngüsüne çekilen çocuklar yasa ve ahlak dışı işlerde  kullanılıyorlar. Gerekli önlemler alınmaz ise sosyal ağlar ve oyunlar üzerinden kumanda edilen bu çocuklar bir iki yıla kalmadan anasını babasını satacak kıvama gelirler. 

Son dört yıldır oğlum için bir hukuk savaşı veriyorum***. Ancak sürekli olarak belli merkezlerden yönetilen itibarsızlaştırmaya dönük sistematik saldırılara maruz kalıyorum. 

İki yıl önce somut gerekçelerle oğlumun telefonunun ve internetinin incelenmesi için savcılığa  başvuruda bulundum (Anadolu Savcılık Soruşturması 201931360). Meydan okuma (challenge) tuzaklarıyla ilgili kaygılarımı ilettim. Ancak önüme duvar gibi dikilen kurumsal kaynaklı engellerle karşılaştım. Yinelediğim soruşturma taleplerim ciddiyetsiz tavırlar sergileyen savcıların marifetiyle savsaklandı. Emniyet birimlerinde belli kliklerin devreye girmesiyle soruşturma askıda bekletildi. En sonunda da kovuşturmaya yer yok kararıyla üzeri kapatıldı. 

Suç varsa suçlu da vardır. (Cui Bono İlkesi).

Çocuk istismarcısı ulus aşırı siber çetelerin devletin kilit kurumlarında ne denli etkin olduğunu bizzat tecrübe ettim. Özellikle anne baba iletişiminin olmadığı, denetimin zayıf olduğu ailelerin çocuklarına kolayca ulaşabilen çeteler açığa çıkartılmalıdır. 

On iki yaşından bu yana üç buçuk yıldır çocuğum için mücadele ediyorum. Onun gözetiminden sorumlu yetişkinlerin şahsi menfaatleri uğruna mücadelemi baltalaması büyük bir gaflettir.  Çocuğu ve anneyi merkeze koyması gereken yargı birimlerinin çocuk istismarcısı siber çetelerin güdümüyle hareket etmesi vahim bir olaydır. Devlet kurumlarına sızan organize suç yapılanmasına dair güçlü kanıtlar bulunmaktadır. 

*** (Psikolojik şiddet ve istismar nedeniyle Nagihan Gür Altaylı aleyhinde tedbir kararı / İstanbul Anadolu 9. Aile 2017/104). 

Üzerimizde oynanan oyun ve tezgahlardan her kim nemalanıyorsa ceza almalıdır.

Not: Oğlumun kimlerin etkisi altında olduğunu bilmiyorum. İnternet ve telefonuyla ilgili denetimi de bir anne olarak yapamıyorum. Onu kumanda ederek kurulan tezgahlar var. Bir tanesi geçtiğimiz Şubat ayında yaşandı. Babasıyla tartıştığını, arkadaşıyla buluşmak istemesine izin verilmediğini ve artık gelip benimle yaşamak istediğini söyleyen oğlum bir tek sırt çantasıyla çıkıp geldi. İki gün boyunca edindiğim izlenimlerden oğlumun Discord ağlarında sürekli İngilizce konuşan birileriyle irtibatta olduğunu gözlemledim. Bütün dünyası bu görüştüğü insanlar olmuş. Oğlumun telefonunun ekranını bile benden sakınması aramızda bir tartışmaya sebep oldu. Yıllardır benden uzakta yaşarken bir anda gelmesi ve buradan çıkıp hiç tanımadığım bir arkadaşıyla buluşacak olması endişelerimi arttırmıştı. Anne-baba iletişimsizliğini kullanan art niyetli birileri olabilirdi. Telefonuna bakmakta ısrar edince aşırı tepki gösterdi. Odamın kapısına attığı tekmeyle kapı kırıldı. Babasıyla 2017'den beri sıfır iletişim kanalım olduğu için 155'i aradım ve endişelerimi aktardım.  Polis geldi, telefonda babayla görüştü; "gelin çocuğu alın" dedi. (13 Şubat 2021) [Ne yapsaydım, bana destek olsun, oğluma nasihat etsin diye mezardaki babamı mı çağırsaydım, Londra'daki abimi mi çağırsaydım. Mecburen polisi aradım.]

Not: Bizim apartmanda oturan Trabzonlu Hülya'nın kızı Duru'nun adı ne zaman geçse çocuğumun mizacı değişiyor. Öfkeli ve tahammülsüz biri oluyor. Akranlar arasında ne tür işlerin/zorbalıkların döndüğünü Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına bağlı birimler, Emniyet Siber Suçlarla ilgili birimler araştırmalıdır. Bu çocuklar artık cezai ehliyet yaşına geldiler. Ben yıllardır şu mecrada gücüm yettiğince hem anne kimliğimle hem sosyolog kimliğimle bir mücadele veriyorum. Ancak devletin yetkili birimleri cemaat/hemşerilik ilişkileri üzerinden adam kayırmaya devam eder ve insanlığa karşı suç teşkil eden organize suçların üzerini örtme çabasını sürdürürse bu durum Anayasal açıdan da uluslararası bağlayıcılığı olan anlaşmalar açısından da suç teşkil eder. Benim evime yasa dışı yollarla girip çıkan, uygunsuz içerikler üreten çocuklar buradalar ancak benim evladım yıllardır evinden uzakta siber ve akran zorbalıklarının gölgesinde yaşıyor!











Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Henüz 13 Yaşındaki Berfin Demir'in İntiharı Araştırılsın!

Kürt Ulusal Marşı "Ey Reqîp"