Sıkışan Ekonomik Sistemden Kâr Kapma Yarışını

Bizlere, ülkede yaşadığımız siyasal süreci çok farklı fotoğraflarla sunmaya çalışan figürler her iki tarafta da mevcut. 
İktidar kanadının güçlü kalemlerinden Abdulkadir Selvi 2 Mayıs 2019 köşe yazısında süreci şu sözlerle değerlendirmiş:

"Sıradan günlerden geçmiyoruz. Kritik bir yol ayrımındayız. Çünkü büyük bir bilek güreşi yaşanıyor. YSK’nın İstanbul seçimleriyle ilgili kararı ise en önemli kilometre taşlarından biri olacak. Türkiye ya o tarafa düşecek, ya bu tarafa..." 


 "Bilek Güreşi" tabiri aslında ülke sermayesinden pay kapma savaşını gayet iyi tanımlıyor. Ancak temsiliyetlerin özü, vitrindeki muhafazakar ve seküler örtüyle arka plana itiliyor.


En kaba hatlarıyla, Seküler ve Muhafazakar Blok olarak ikiye bölünen ülkede, siyasi söylemlerin ve hamasetin ardındaki Sermaye Paylaşım Savaşlarını görmemek için kör olmak gerekir. Daha da önemlisi her iki kanadı temsil eden siyasilerin aslında küresel sistemin neo-liberal sömürü politikalarının yerel uygulayıcıları olmanın ötesine geçemeyecek aktörler olduğu gerçeğidir.

Hal bu iken, siyasetin tiyatro arenasına siyasetçinin ise dünya tekellerinin figüranlarına dönüştüğü şu tabloda demagoji ancak sömürü çarkında suyun başını tutanlara yarar. Halk kitlelerine hepsi zarar. Zira iki tarafın da neo-liberal sistemle bir dertleri, bu sisteme bir karşı duruşları yoktur. 


'
Bilek Güreşi'nin neticesinde, ortaya çıkacak Doku Farkının ötesinde, 
Türkiye'nin "ya o tarafa düşecek ya bu tarafa..." diyebileceğimiz devrimci/özde dönüştürücü/halkın refah ve huzurunu arttırıcı bir tarafı yoktur. Türkiye iliklerine kadar küresel sömürü çarkının edilgen bir ülkesidir.
Asgari ücretle geçinen ya da açlık sınırının altındaki asgari ücrete bile muhtaç olan vatandaşa ikisi de zarardır. Seküler ya da Muhafazakar siyasetin, kitlelerin gözünü boyayacak küçük kazanımların ötesinde bir kapasitesi yoktur.

Bu blogdaki popüler yayınlar

Henüz 13 Yaşındaki Berfin Demir'in İntiharı Araştırılsın!

Kürt Ulusal Marşı "Ey Reqîp"

Etnik ve mezhepsel faşizme sırtını yaslayanların bizlere verdiği mesaj