"Hiçbir önerme kusursuz bilgi iddiasında bulunamaz"

"1977 Türkiye genel seçimlerinde Mardin milletvekili olarak parlamentoya girdi. 22 Aralık 1977'de Bülent Ecevit, İstanbul Florya semtinde bulunan Güneş Moteli'nde daha sonra 11'ler olarak anılacak Adalet Partisi'nden ayrılan bağımsız milletvekillerden Enver Akova, Ali Rıza Septioğlu, Mustafa Kılıç, Mete Tan, Tuncay Mataracı, Güneş Öngüt, Orhan Alp, Ahmet Karaaslan, Hilmi İşgüzar, Oğuz Atalay ve Şerafettin Elçi ile görüştü.  Şerafettin Elçi kurulan hükümette, 1978–1979 yılları arasında Bayındırlık Bakanı olarak görev yaptı.  Bakanlığı döneminde 'Türkiye'de Kürtler var, ben de Kürdüm' şeklindeki açıklamalarından dolayı Ankara Sıkıyönetim Mahkemesince 2 yıl 3 ay cezaya çarptırıldı. Yine Bakanlığı döneminde, "bazı Kürtleri işe aldı" diye  Yüce Divan'da yargılandı ve 2 yıl 4 aya mahkûm oldu . Bu cezalardan dolayı, otuz ayı aşkın bir süre cezaevinde kaldı. Bu cezaların bir sonucu olarak, 10 yıl kada...

Türkler kendilerine şunu sorsunlar: K ürtler neden bizimle birlikte yaşamak istesin ? Kürt ulusu kendisini yok sayan, Kürtlüğe dair unsurları sürekli aşağılayan bir zihniyetin baskısına niçin razı olsun? - Kürtlerin oy verdiği siyasi parti terörist ilan ediliyorsa, seçmenleri devletin en üst kademeleri tarafından kriminalize ediliyorsa, Kürtlerin oy verdiği Belediye Başkanları yargı kararı olmaksızın görevinden alınıyorsa, hapse atılıyorsa, hangi demokrasiden bahsediyorsunuz? - Panzerlerin çocukları ezmesi sadece bu ülkenin Kürt coğrafyasına görülen vaka-i adliyeden bir olay olarak kanıksanabiliyor. - 12 yaşındaki Uğur Kaymaz'ı vücudundan çıkan 13 kurşunla katledenler, siyasi iktidarların cezasızlık politikaları nedeniyle aramızda geziyorlar. - Kürt kimliğini ve buna bağlı siyasi görüşlerini kamuya açık mecralarda paylaşan kadınları, dijital manipülasyon ve fuhuş çeteleriyle çalışan ( bknz. ), çağın paramiliter gücü haline dönüşen Ayyıldız Hacker  bknz. reklamını ulusal bi...

Ülkedeki demokrasinin topal ördek manzaralarına dair notlar:  Eski CHP milletvekili Sinan Aygün'ün Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ı hedef alan iddiaları sonrası başlayan tartışmaya ilişkin, AKP cephesinde, "yargı kararının beklenmesi, iddiaların partili belediye meclis üyelerince takip edilmesi" kararlaştırıldı. AKP'li bir parti yöneticisi, yargı kararı kesinleşmedikçe, Yavaş'ın görevden alınma ihtimalinin "sıfır" olduğunu belirtirken, bunun nedenini şu ilginç benzetmeyle açıklıyor: "Ankara'ya kayyum, 3 bin voltluk elektriğe çıplak elle dokunmak gibi, anında kör eder, simsiyah yapar." *** Kürt nüfusunun yoğun olduğu şehirlerin seçilmiş belediye başkanlarını yargı kararı olmadan görevden alan siyasi güç, aynı muamelenin ana muhalefet partisi CHP Belediyesine yapılmasını "3 bin voltluk elektriğe çıplak elle dokunmak" şeklinde tabir ediyor. Türkiye Büyük Millet Meclisinin (TBMM) üçüncü büyük pa...

Makul olandan ayrılmak Ekim 14, 2019 Suriye savaşında Rusya'nın arka çıktığı Esat Rejimine ve Kürtlerin başını çektiği Suriye Demokratik Güçlerine yenik düşen Irak-Şam İslam Devletinin (IŞİD) İdlib kırsalına sıkışıp kaldığı günlerde, Rusya'nın aileleriyle birlikte IŞİD savaşçılarını havadan bombardımana tutması ihtimaline karşı Türk Hükümeti inisiyatif aldığında, Türkiye'nin "sivilleri koruyan insani tavrı" uluslararası camiada kabul gördü. Ne var ki, Türkiye Hükümetinin İdlib tavrının , hükümet politikalarını destekleyen  kurumları da kapsayacak biçimde ilkesel olmaktan uzak bir tavır olduğu kısa sürede anlaşıldı. Türkiye Hükümetinin uluslararası kamuoyunda İdlib'teki sivillerin koruyuculuğu rolü, Rojava'da geçerliliğini yitirdi    bknz. Çünkü Kürtlerin bu topraklarda varlık göstermesi ve saygın bir konuma ulaşması Türkiye Cumhuriyeti Devletinin kesinlikle dirençle karşıladığı ve kendi Kürt toplumunda da bir uya...

Yeni araçları youtuberler, niş gruplar, embedded influencerler, sanal hipnoz araçlarını toplumda etkin hale getirmeye programlanmış ücretli teknik kadrolar, ABD psikiyatr enstitülerinden ülkeye serpiştirilmiş kapitalizmin pazar ekonomisine uzman desteği sunan sözde milliyetçi ekipler... loading… Bizler kimiz? Neo liberal sömürü çarkıyla bir sorunu olmayan insanları parmakla göstererek "kral çıplak" diyenlerdeniz. "Ben parama bakarım" diyen soysuzları teşhir edenlerden olmaya devam edeceğiz. Google Türkiye ekibi?!.. Alo?!.. Blogda yaprak kıpırdamazken bir insanı (bknz. Alis Metamorphosis) ülke çapında bu kadar tanınan bir şahsiyet haline getiren ekiplerle yakınlığınız mercek altına alındı. Teknolojinin imkanlarıyla insan ve toplum mühendisliğine soyunduğunuzun farkındayız. Ama yediğiniz hurmaların sizlerde sıkıntı yaratacağına emin olun isteriz. Unutmayalım ki cehenneme giden yol iyi niyet taşlarıyla döşelidir. En iyi maskeliler "dava adamı" rolün...

Muhalif kimlikteki insanları organize suç çetelerine yem etmek için kurulan düzenek: Fuhuş ve dijital manipulasyon çetelerinden müteşekkil post modern paramiliter güçler  Yasadışı sektöre dönüşen dijital manipülasyon pazarında insanların ses ve görüntülerinde oynama yaparak, kişisel hesapları dublike ederek, şifreleri kırarak kişileri zan altında bırakan kiralık çetelerin kamuoyu ve yargı nezdinde daha görünür ve bilinir hale gelmesi, toplumda bu tarz saldırılar karşısında bir bilincin oluşmasını sağlar. Saldırılardan çıkar elde edenlerin kirli amaçlarına ulaşmasının önüne ancak bu şekilde geçilebilir. Şantaj ve rüşvet ağıyla Emniyete ve Adliyeye sızan dijital manipülasyon çetelerinin topluma verdiği zarar tahmin edilenin de üzerindedir. Başta yargı mensupları olmak üzere adli ses ve görüntü incelemesi bknz yapılmadan hiç kimsenin haysiyetine ve aile şerefine yönelik itibarsızlaştırma saldırılarına prim verilmemelidir. Devletteki güç dalaşını ve hukuktaki yasal boşlukları fır...

Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Gülnur Aybet,  İngiliz Channel 4 News kanalına konuk olduğu programda koalisyon güçlerini saygıya davet etti. Aybet eleştirisinde şu ifadelere yer verdi: "Türkiye'de DAEŞ (IŞİD) terörü yüzünden ölen insanlara biraz saygınız olsun." 10 Ekim 2015 tarihinde Ankara Garı önünde Cumhuriyet tarihinin en kanlı terör saldısı gerçekleşti. Ülkenin dört bir yanından gelen on binlerce yurttaşımız DİSK (Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu), KESK (Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu), TMMOB (Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği) ve TTB’nin (Türk Tabipleri Birliği) çağrısı ile düzenlenen Emek, Barış ve Demokrasi Mitingine katılmak için Ankara Garı önünde buluşmuştu. Yürüyüş başlamadan hemen önce saat 10.04’de IŞİD üyesi iki canlı bombanın kendisini patlatması ile gerçekleşen katliamda 103 kişi hayatını kaybetmiş, 400’ün üzerinde kişi de yaralanmıştı. “Emek, Barış, Demokrasi" çağrısıyla evlerinden çıkan ancak güvenlik zafiyeti olmamasına...

1990’lı yıllarda zorla kaybedilen veya infaz edilen 19 kişiyle ilgili açılan "Ankara JİTEM" davasının karar duruşması Ankara 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Ankara ve çevresinde işlenen faili meçhul cinayetlerle ilgili soruşturma süreci 2011 yılında başlamıştı. Dava sanıklarından Ayhan Çarkın, o süreçte itiraflarda bulunmuş, işlenen cinayetleri keşiflerde birebir göstermişti. Tüm bilgi ve belgelere rağmen mahkeme, görülen duruşmada aralarında eski İçişleri Bakanı Mehmet Ağar’ın da bulunduğu 17 sanığın "delil yokluğu" gerekçesiyle beraatine hükmetti. Sanıklardan Ahmet Demirel hakkındaki dosya öldüğü gerekçesiyle düşürülürken, firari "Yeşil" kod adlı Mahmut Yıldırım hakkındaki dosyanın ise ayrılmasına hükmedildi. TÜRKİYENİN TOPLU MEZAR HARİTASI İHD Diyarbakır Şubesi Hukuk Komisyonu Üyesi Avukat Rahşan Bataray: Mezarlarda bulunan kemiklerin kayıt altına alınması ve DNA incelemesi için DNA bankası oluşturulması gerekli (2013)