"Hiçbir önerme kusursuz bilgi iddiasında bulunamaz"

  via alismetamorphosis@gmail.com CEMAAT/HEMŞERİLİK/SİYASİ ÇIKAR AĞLARI KURDUKLARI TUZAKLARLA SOSYAL VE FİZİKİ ÇEVREDEN İNSANLARI  "ÖDÜL/SUÇA ORTAK ETME/TEHDİT/ŞANTAJ " DÖNGÜSÜNE ÇEKEREK YALAN VE İFTİRA DÜZENEKLERİNDE KULLANIYORLAR.  Hiç kimse - eğer ruh hastası değilse - şahsi çıkarlarına hizmet etmediği sürece bir başkası aleyhinde üretilen yalan ve iftiraları ısrarla savunmaz. BANA YÖNELİK YILLARA UZANAN KİRLİ TEZGAHLARDA ŞAHSİ ÇIKARLARI İÇİN ALEYHİMDE YALANA VE İFTİRAYA YÖNELEN KİŞİ VE ADRESLER VAR. Beni zan altında bırakmaya programlı itibarsızlaştırma saldırılarının ilk somut işaretleri 2015 sonlarında ortaya çıktı. 2016'da saldırıların çapı ve derinliği arttı. Nitelikli iftiraların ikna kabiliyetini arttırmak için sosyal ve fiziki çevreden kişiler kullanıldı. Evime yasa dışı yollardan girilip çıkıldığını, beni zan altında bırakan, çocukların da dahil edildiği pornografik içerik üretiminin otomasyona bağlandığını en son ben öğreniyorum. Hacker kadroları, kiralık tro...

  Asrın en büyük sapkın p*zevengine 1999-2018 arasında İMPARATORLUK kurduran sistem... Makedonya Kralı II. Filippos'un en güvendiği silah, rüşvet ve ahlâk bozma olmuştur: Altın yüklü bir eşeğin en güçlü hisarı bile kolayca fethedebileceğini söyleyen II. Filippos, her şeyin ücretini biçmişti: Sözlerin olduğu kadar susuşların da... via alismetamorphosis@blogspot -  " Sapkın ruhlu kötücül karakterler her zaman vardır. Mesele bu sapkın ruhlu kötücül karakterleri besleyen ve beslemekle kalmayıp onlardan nemalanan çürümüş sistemdir. Dünya tekellerinin yereldeki en kirli ve iri işbirlikçileri yakın tarihimizde fetö'ye dönüşen Gülen Cemaati ve Adnan Oktar sapkın tarikatı ve suç örgütüdür. Her iki yapılanmanın geçmişi 1980'lere uzanır. Yani neo-liberal sömürünün kapılarının sonuna kadar açıldığı "24 Ocak Kararları"nın hemen sonrasına denk düşer. Her iki yapılanmanın ülkede kök salarak kendi kirli geleneklerini toplumun ve kurumların kılcal damarlarına kadar işlemiş ol...

Yetmez ama evet yeniden [ Evrensel'den Kamil Tekin Sürek'in yazısı ] Yücel Hoca’nın 17 Ekim Pazar günkü ‘ YAE atışması üzerine ’ yazısından sonra bir grup, sosyal medya üzerinden Evrensel Gazetesi’ne saldırmak için bu yazıyı fırsat olarak değerlendirdi. Fakat, bu arkadaşların saldırısı Evrensel’i tanıyanlar için bir şey ifade etmez. Evrensel Gazetesi, referandum sırasında açıkça “hayır oyu” verilmesinin doğru olacağını yazdı. Yazarları elbette konunun bütün boyutlarını tartıştı.  Yücel Hoca gibi “evet oyu” verilmesinin doğru olduğunu savunan da oldu. Yücel Sayman’ın “evet oyu”nu savunması yeni değil yani. “Boykot tutumunu” savunanların görüşleri de gazetede zaman zaman röportajlar ve haberler içinde yer aldı. Evrensel Gazetesi’nin yazarları yandaş medya “yazarları” gibi emir ve talimatla yazmıyorlar. Herkes düşüncelerini özgürce yazıyor. Bazen birbirlerinden farklı düşünüyorlar ama çoğunlukla temel konularda hem fikir oluyorlar. Nedir bu temel konular: Emperyalizme-faşizme karş...

   via alismetamorphosis@blogspot Beslendikleri dezenformasyon ağı öylesine geniş ve güçlü ki hiç tanımadığım insanlardan izaha muhtaç tepkilerle karşılaştım. İtibarsızlaştırmanın dizayn edildiği kumanda masalarında giyotinden beter bir "yok etme" yöntemi uyguluyorlar.  Yapay zekayı ve internet teknolojilerini sığ zihniyetlerine uyumlu saldırılarda kullanıyorlar. Para-militer siber çeteler ve yerellerdeki işbirlikçileri "kaset/kumpas/şantaj" yöntemini uygulayamadıkları yerlerde deepfake teknolojisiyle insanların hayatlarını karartıyorlar. Toplumsal yaşamda sürekli engellerle, yanlış anlaşılmanın sebep olduğu tehlikelerle karşılaşılaşmanızı hedefliyorlar. Kişisel bilgilerinizi kullanarak onlarca insanla iletişim kuruyorlar.  Ürettikleri manipulatif bilgi ve belgeleri saliseler içerisinde bulunduğunuz ortamlara, sosyal ve fiziki çevreden kişilere, hakkınızda kanaatte bulunacak adli birimlere servis ediyorlar. Nitelikli iftira düzeneklerinde Emniyet/İstihbarat ve Adliy...

  ALMANYA, 1949 (Değişik: 2014) Madde 1 İnsanın onur ve haysiyeti dokunulmazdır. Tüm devlet erki ona saygı göstermek ve onu korumakla yükümlüdür. Alman Milleti, bu nedenle dokunulmaz ve devredilmez insan haklarını, yeryüzünde her insan topluluğunun, barışın ve adaletin temeli olarak kabul eder. Aşağıda belirlenen temel haklar, yasama, yürütme ve yargı organlarını doğrudan doğruya bağlar. TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİNİN EN KİLİT KURUMLARINI SAPKIN SİBER ÇETELERLE NİTELİKLİ İFTİRA ÇETELERİ Mİ ELE GEÇİRDİ? via alismetamorphosis@blogspot  - 2019 tarihine ait paylaşımlar Bir ırz düşmanlığı durumu var ama çözeceğiz inşallah Yine balkonuma izmarit atmışlar. Daha önce de yaşandı: Sigarayı yakıp bir nefes çektikten sonra balkonuma atmışlardı. Çamaşır askılığına denk gelseydi yangın da çıkabilirdi.  Pornografik iniltiler, konut dokunulmazlığı ihlalleri, balkona yanıcı madde, sigara atmak... Kimsiniz ya siz???  * Apartman deposundan alınan yatak başlığını daha sonra yine biriler...

  Prof. Dr. Mustafa Durmuş: Sermayeden alınacak 336 milyar TL'lik vergiden vazgeçildi, alınsa bütçe açık değil fazla verir İktidar oy tabanını borçlandırma, yoksullaştırma ve İslam prangasıyla sürüklemeye çalışıyor. Yoksullara, işsizlere verebilecek bir şeyleri de, verme niyetleri de yok. Ne kadar vergi vereceğimizin, şeffaf olmasa da vergilerimizin nereye, ne için ve ne kadar harcanacağının izlerini bulabileceğimiz 2022 bütçesi Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay tarafından hafta başında Meclise sunuldu. Buna göre, 2022 bütçesinin 1 trilyon 472 milyar 583 milyon TL gelirine karşı 1 trilyon 750 milyar 957 milyon gideri bulunuyor. Bütçe açığı 278 milyar 374 milyon TL olarak öngörülürken, 2021 yılı 9 aylık faiz giderleri önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 32 arttı. Faiz giderlerinin bütçe giderleri içindeki ağırlığı, yüzde 12.3’ten yüzde 13.5’e yükseldi. Ülkenin toplam vergi gelirlerinin 4’te 3’ü, maaşlı çalışan işçi ve emekçilerden alınıyor. Anayasa’nın 7...

HAFIZA (02.08.2015) Bir takım temaslarda bulunmak üzere  Şanlıurfa  'ya gelen  Büyük Birlik Partisi  (BBP) Genel Başkan Yardımcısı Kaptan  Kartal , şehirdeki ilk temasına partisinin il teşkilatını ziyaret ederek başladı. Burada basın mensuplarına açıklamada bulunan Kartal, çözüm süreci ve son olaylar hakkında değerlendirmede bulunarak  AK Parti  hükümetini ve HDP'yi eleştirdi. . HDP'YE ÇAĞRI HDP'ye hitaben Kartal şunları kaydetti: "Millet size gidin  PKK 'ye destek verin diye oy vermedi. Gidin kanı durdurun diye oy verdi." [Kaynak: Gazeteipekyol]

Sen neymişsin be TÜGVA: Ortaya daha neler saçılacak neler! TÜGVA, yani Türkiye Gençlik Vakfı, bu sefer de kamuya personel alımındaki “torpil belgeleri”yle gündemde. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan tarafından kurulan ve yine onun Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığını yaptığı TÜGVA, 2014 yılında kurulduğundan beri, devletle iş yapan kişi ve firmalardan aldığı yüksek bağışlar ve AKP’nin elindeki belediyelerden aldığı büyük miktarda nakdi ve ayni desteklerle sık sık gündemde oldu. TÜGVA FETÖ’NÜN PABUCUNU DAMA ATTI! Türkiye’de “torpil” her zaman düzenin bir paçası olagelmiştir. Bütün iktidarlar torpili kendi meşreplerine göre kullanmıştır. FETÖ, sınav sorularını çalmayı bir yöntem haline getirip kendi taraftarlarına sınavı kazanmayı garantiye alarak torpili örgütlü bir faaliyete dönüştürmüştür. Son ortaya saçılan belgeler ve belgeler etrafındaki tartışmalar göstermektedir ki; TÜGVA, torpili bireysel girişimlerden ve sınav sorusu çalma gibi her şeyi her yıl birkaç kez tekrarlam...

DEVLET BÜTÜN KURUMLARIYLA TOPLUMUN BİR ADIM ÖNÜNDE OLMALIDIR Kİ TOPLUM GELİŞSİN. ANCAK BUNUN TAM TERSİ YÖNDE  TAVANDAN TABANA RİYAKARLIKLARLA DOLU TOPYEKUN BİR YOZLAŞMA SÖZ KONUSU. Toplumda infiale yol açacak otomasyona bağlanmış organize saldırılar Farzı misal, itibarsızlaştırma piyasasında  birileri tarafından  hedefe mi konuldunuz, kadrolu kurgu ekipleriyle ve yerellerdeki işbirlikçileriyle çalışan para-militer siber çeteler anında devreye giriyor. Akla hayale gelmeyecek tezgah ve kumpaslarların düğmesine basılıyor.  KOORDİNASYON çok boyutlu olduğu için nitelikli iftira düzenekleri sağlaması alınarak saldırılar dört koldan başlatılıyor. Sizi takibe alan kumanda masaları film yapımcısı mantığıyla kurgu ve hikayeler üretiyor. Eşgal benzerlikleriyle dikkatler çeldiriliyor. Uygunsuz içerik üretiminde kullanacakları kişiler kamusal alanda hedefe konulan kişiyle aynı kareye alınıyor. Telefon sinyalleri aynı mekana veya aynı binaya denk getiriliyor. Deepfake/dijital...

SİBER GÜVENLİK "KİŞİ HAK VE HÜRRİYETLERİNİ" İLGİLENDİREN "DEVLETİN VATANDAŞA KARŞI POZİTİF VE NEGATİF YÜKÜMLÜLÜKLERİ" KAPSAMINDA DEĞERLENDİRİLMESİ GEREKEN TEMEL BİR GÜVENLİK SORUNUDUR. PARALEL DEVLET YAPILANMALARI ARASINDA ÜLEŞİLMİŞ VE CEMAATÇİ KADROLARLA "DONATILMIŞ" KAMU KURUMLARINDA BÜTÜN YURTTAŞLARA EŞİT MESAFEDE DURULMASI BEKLENEMEZ. MEVCUT GÜÇ ODAKLARININ KENDİLERİNE MUHALİF GÖRDÜKLERİ KESİMLERE YÖNELİK KUMPASLARDA KADIN/ÇOCUK GÖZETMEDEN DEVLETİN ARAÇLARINI VE İMKANLARINI KULLANARAK SALDIRMASI SAYGIN BİR DEVLET ANLAYIŞIYLA VE DEVLET AHLAKIYLA BAĞDAŞMAZ. via alismetamorphosis@blogspot Ethernet bağlantılı tek cihaz var ama Türk Telekom ADSL'i 90'ların dial-up hızında çalışıyor. Neden? Hız testi ne ifade ediyor bilmiyorum ama TÜRK TELEKOM'a ödediğim paranın karşılığını almadığımdan kesinlikle eminim. Yıllardır internet hızı ve güvenlik açıklarıyla ilgili sorun sorun yaşıyorum. Türk Telekom'a defalarca yaptığım şikayet ve başvurulardan h...

  Türkiye'de Kürtler ve Kürt dili konusunda en ileri adımı AKP attı. TRT Kurdi devletin kurucu unsuru olan ancak sonradan yok sayılan biz Kürler açısından faşizmin devlet kademelerinde küçük bir sarsıntı geçirdiğinin işaretiydi. Faşizmde diretenler köhnemiş ezberlerini dillerine dolasalar da su akar yolunu bulur. via alismetamorphosis@blogspot - "Bizi asimile etmekle kalmadılar anadilimizi ayıplı malmış gibi yasaklayarak bizleri dejenere ettiler https://paresantikatoptrismos.blogspot.com/.../25-ocak... Bari aslını, özünü kaybetmemiş olanlarımızın anadilini, kültürünü yaşatmak için siyaset yapalım... 2015'te vefat eden nenemle amcamın tercümanlığı aracılığıyla konuşmuştum en son gördüğümde... Kendiliğinden oluşan bir asimilasyon olmadığından bu durum biz Kürtler açısından büyük trajedidir."

Türkiye'de Radikal İslam'ı besleyen Siyâsal İslâm 10 Ekim 2015'te Ankara Garı önünde ülke tarihinin en kanlı terör saldırısını gerçekleştiren IŞİD bombacılarına alkış tutup, katledilen 103 vatandaşımız ve yaralanan 500'ün üzerindeki insanımız için yuhalama ve ıslığı kendilerine yakıştıran Konya Tribünlerindeki zihniyetin iktidarıdır.  Allah bize düşmanlık edenin bunlar kadar insanlıktan nasibini almamış, bunlar kadar namert olmayanını nasip etsin. - Çoğunluğu Kürt, Alevi ve Sosyalist görüşten olan 103 insanımızın katledildiği, 500'den fazla insanımızın yaralandığı anlarda bile, ölen ve yaralananların üzerine biber gazı sıkan EMNİYET GÖREVLİLERİYLE İLGİLİ HERHANGİ BİR TAHKİKAT YAPILMADI! - Ölen insanlarımızın anısına, katliamın yaşandığı Ankara Gar'ı önünde bir anıtın yapılmasına Valilikten izin çıkmadı. Katliamların bir daha yaşanmaması ve ölenlerin hatırasına saygı için bir Anıt fikrine bile direnen mevcut kadrolar katliama giden süreçte zincirleme ...

via alismetamorphosis@gmail.com DEEPFAKE İŞİNDE UZMANLAŞAN SİBER ÇETELER MAHKEME KARARLARINI MANİPULE EDECEK GÜCE ULAŞTILAR Siber çeteler ve yerellerdeki işbirlikçileri müşterilerinin talepleri doğrultusunda hedefe koydukları kişileri itibarsızlaştıracakları nitelikli iftira düzeneklerini kuruyorlar. Kurumlarda hatırı sayılır bir güce ulaştıklarından Emniyet soruşturmalarını ve mahkeme kararlarını kolayca manipule ediyorlar. Bkzn: " Paralel Devlet Yapılanmasının Bakiyesi: Emniyet ve Yargıdaki Organize Çeteler " “ Kötü amaçlı Deepfake Sorumluluk Yasası” Çıkartılmalıdır. "Geleceğin korkutan teknolojisi 'Deep Fake'  Şu an izlediğiniz görüntüler gerçek değil. Sadece alttaki kişi konuşuyor ve hareket ediyor yukarıdaki görüntü ise taklit ediyor. Üstelik tüm bunlar Freeman’ın bir fotoğrafı üzerinden yapılıyor." Arttırılmış Gerçeklik   Augmented Reality   Deepfake   Deepfake/Dijital Manipulasyon   FaceApp   fotoshop

 via alismetamorphosis@blogspot "DEĞER AİLESİ" Nurettin ALTAYLI Karadeniz bölgesinde yaşamış devrimci komünist önderlerdendir. 1977 tarihinde faşistler tarafından Samsun'da öldürülen bir devrimcidir. Geride kalan acılı ailesinin  "değer ailesi"  olarak anılması sosyalist geleneğin bir parçasıdır. Ne var ki bu değeri hak etmek ağırlık ister. Bu değerin onu taşıyamayacak olanların elinden alınması gerekir.  Nurettin Altaylı'nın kardeşi, eski eşim Fatih Kemal Altaylı sosyalist çevreleri aleyhimdeki yalan ve iftiralara alet etmiş biridir. Sosyalist camianın faşist para-militer çetelerin başlattığı yıllara uzanan nitelikli iftira düzeneklerinde rol almış olması kabul edilemez. Aile şerefimi, onur ve haysiyetimi hedef alan yalan ve iftiralar dava dosyalarına da girdi: "DAVACININ İŞ BANKASI VE DİĞER BANKALAR NEZDİNDE HESAPLARININ İNCELENMESİNİ TALEP ETMEKTEYİZ. KAYIT DIŞI GELİRİNİN HAYLİ FAZLA OLDUĞU VE MALİ DURUMUNUN BOŞANMA KARARINDAN SONRA OLUMLU YÖNDE ARTI...